Komşuda Pişen
Gençlerine böyle bir imkan sunabilen Türkiye, bugünkünden çok daha farklı, özgüveni yüksek, değerlerinin farkında bir Türkiye olabilirdi.
Üniversite öncesi eğitimini İzmir’de tamamlamış bir lise mezunu olarak üniversite eğitimine 1965 yılında İstanbul’da başladım. Bu bilinçli bir karardı. Üniversite ve İstanbul olmazsa olmaz. Mezunu olduğum Orman Fakültesi (ki en yüksek puanla girilen fakültelerden biriydi) ayrıntıydı. Ben, beni İstanbul’un eğitmesini istiyordum. Öyle de oldu. Orman Fakültesi bana bir meslek edinmem için yardımcı oldu. Ancak orman yüksek mühendisliğim de dahil beni ben yapan İstanbul seçimim, yani bizzat İstanbul’dur. İstanbul’u sokak sokak, semt semt, yazı-kışı, tiyatrosu-meyhanesi, gecesi-gündüzü, Rum’u-Ermeni’si vb. gezdim, gördüm, okudum, anlamaya, yaşamaya çalıştım. Ben aslında bir İstanbul (1965-1972) mezunuyum.
Bunun tesadüfü bir karar olmadığının anlaşılması için, o tarihlerde ayrı yapılan ODTÜ (Mühendislik Bölümü) sınavını kazanmış ancak Ankara’da okumak istemediğimden, İstanbul’un yolunu tutmuştum. İyi ki öyle yapmışım…